İktisat dersleri okuyanlar bilirler. Rekabet kapitalist düzenin en önemli parçalarından biridir. Serbest piyasa ekonomileri, arz - talep dengeleri falan filan işte... Hepsinin başı serbest rekabettir...
Tüketici için rekabet arz - talep dengesinin alıcı lehine sonuçlanması için harika bir durumdur... İnsan gelişimi için de biraz rekabetin faydalı olduğunu rahatça söyleyebilirim...
İşimi iyi yapıyorum, severek yapıyorum, paramı keyifle kazanıyorum... Bu konuda bir sıkıntım olmadığını düşünüyordum. Gel gör ki, iş yaptığım sektörde rekabet arttıkça benim iç dünyamın çalkantıları beni yerden yere vurmaya başladı... İlk defa geçen sene fark ettim bu durumu... Oysa ki, piyasada uzun süredir bulunan ve artık marka olan bir işi yürütüyorum ve attığım doğru adımların sonuçlarını da birebir iş hacmimde görebiliyorum. Yine de, hele de insanların rakiplerinin neredeyse tüm adımlarını birebir görebildiği bu dijital çağda rekabetin attığı her adım sanki benim kalbime basılıyor.
Bu konu ile ilgili öncelikle yetersizlik algımı, hatta her kim olursa olsun, rakibin benden daha iyi düşüneceği, benden daha doğru adımlar atacağı inancımı görüyorum... Özellikle yüksek sermaye ile atılmış adımlar beni son derece telaşlandırıyor...
Kendimi yatıştırmak için arzın çok fazla olduğu benzer sektörlere göz atıyorum. Her arzın kendi talebini oluşturacağı, kişilerin tatmin duygularının beklenti ve ihtiyaçları ile doğru orantılı olduğunu kendime hatırlatmama rağmen rekabet korkum ufacık bir kıvılcım ile yeniden ateşleniyor...
İçimin en kötücül parçası bütün rakiplerimin ortadan yok olmasını istiyor. Altında pek çok yaşanmışlıklar, paradigmalar ve beni çok daha huzurlu ve tatmin edici bir iş yaşamına götürecek pek çok farkındalık yatıyor, biliyorum.
Rekabet ile birlikte, herkesin kendini gerçekleştirebileceği, mutluluk ve keyif ile değer üretebileceği, birbirini geliştirerek yaratabileceği bir iş ortamı yaratmak için sonsuz ve sınırsız olasılıklar nelerdir? Böyle bir dünyada yaşamak nasıl olurdu? Ben böyle bir ortamda keyifle yaşayabilmek için neleri anlamalı ve dönüştürmeliyim? Başarı ve tatmin duygusunu birilerini yenmeden yaşamak için nasıl bir dünya yaratmalıyım?
Tüketici için rekabet arz - talep dengesinin alıcı lehine sonuçlanması için harika bir durumdur... İnsan gelişimi için de biraz rekabetin faydalı olduğunu rahatça söyleyebilirim...
İşimi iyi yapıyorum, severek yapıyorum, paramı keyifle kazanıyorum... Bu konuda bir sıkıntım olmadığını düşünüyordum. Gel gör ki, iş yaptığım sektörde rekabet arttıkça benim iç dünyamın çalkantıları beni yerden yere vurmaya başladı... İlk defa geçen sene fark ettim bu durumu... Oysa ki, piyasada uzun süredir bulunan ve artık marka olan bir işi yürütüyorum ve attığım doğru adımların sonuçlarını da birebir iş hacmimde görebiliyorum. Yine de, hele de insanların rakiplerinin neredeyse tüm adımlarını birebir görebildiği bu dijital çağda rekabetin attığı her adım sanki benim kalbime basılıyor.
Bu konu ile ilgili öncelikle yetersizlik algımı, hatta her kim olursa olsun, rakibin benden daha iyi düşüneceği, benden daha doğru adımlar atacağı inancımı görüyorum... Özellikle yüksek sermaye ile atılmış adımlar beni son derece telaşlandırıyor...
Kendimi yatıştırmak için arzın çok fazla olduğu benzer sektörlere göz atıyorum. Her arzın kendi talebini oluşturacağı, kişilerin tatmin duygularının beklenti ve ihtiyaçları ile doğru orantılı olduğunu kendime hatırlatmama rağmen rekabet korkum ufacık bir kıvılcım ile yeniden ateşleniyor...
İçimin en kötücül parçası bütün rakiplerimin ortadan yok olmasını istiyor. Altında pek çok yaşanmışlıklar, paradigmalar ve beni çok daha huzurlu ve tatmin edici bir iş yaşamına götürecek pek çok farkındalık yatıyor, biliyorum.
Rekabet ile birlikte, herkesin kendini gerçekleştirebileceği, mutluluk ve keyif ile değer üretebileceği, birbirini geliştirerek yaratabileceği bir iş ortamı yaratmak için sonsuz ve sınırsız olasılıklar nelerdir? Böyle bir dünyada yaşamak nasıl olurdu? Ben böyle bir ortamda keyifle yaşayabilmek için neleri anlamalı ve dönüştürmeliyim? Başarı ve tatmin duygusunu birilerini yenmeden yaşamak için nasıl bir dünya yaratmalıyım?
Sanırım benim anladığım etrafına bakınmak, incelemek, görmek ama sonra gözünü kapatıp kendi işine dönmek. Rekabet var olsa da işini dürüst ve iyi yaptıktan sonra isterse gelsin büyük sermaye vız gelir tırıs gider:) Derler ya "Seni bilen biliyor Baharcım" :) Ayrıca sen birilerini yenmeden bu hale geldin, yükseldin, bilindin:)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, Deniz'ciğim... evet, kendim ve işim için en iyisini düşünmek ve buna kafa yormak beni ileri götüren şey... Yine de dışımız içimizin yansıması olduğuna göre rekabete de % 100 EVET :)
Sil