Biz zeytinyağı işi ile uğraşıyoruz birkaç yıldır. Bu sene ilk defa şişeler aldık yağlarımız için, etiketledik, öyle veriyoruz. Çok güzel oldular. Ben de çok sevinçliyim, içim içime sığmıyor, gurur duyuyorum.
Sordum içime: "Şimdi benim hangi korkum mutlu oldu?"
- Ambalajlar beğenildi ya, başarılı oldum. (Başarısızlık korkusu)
- Başarılı olursam bana ne olur? Değerli olurum.
Birleştirdim: Ambalaj ile değerli olmak.
Birden jeton düştü. "Ambalaj", yani dış görünüş, yani paketimiz...
Ohooo, neler var içinde neler...
- Giyim
- Aksesuar
- Eğitim
- Vücut
daha neler neler...
Ben ambalajımla değerli olmayı bırakmaya niyet ettim. Ben zaten değerliyim. Ben ambalajım güzel olmasa da değerliyim.
Bu hoş bir keşifti, ama yeterli değil. Evren bu kadar zahmet etmiş, böyle bir metafor kullanmış, üstüne bir kahve içip geçmemek gerekir. Biraz bilinçaltı kayıtlarına bakalım:
- Ambalajı güzel olan satar. (Tercih edilmeme)
- Malı ambalajı gösterir. (Dikkat çekmeme)
- Ambalaj koruma amaçlıdır, ürün zarar görmez. (Güven, zarar görme korkusu)
- Ambalaj sağlam olmalıdır. (Güven, zarar görme korkusu)
- Tam paket (whole package) - (Ambalajla tam olma)
Sanırım dersim sadece değersizlik ile ilgili değil, güvensizlik de var çalışılması gereken. Bir sonraki adım vücudumla barışma, onu tam olduğu hali ile kabul etme.
Daha telaşsız, daha sakin atıyorum sanki artık adımlarımı, yol sanki daha keyifli...
Yolumuz açık olsun.
AÇIK OLSUN ARKADAŞIM, BAYILDIM ..
YanıtlaSilben hala zeytinyaginda kaldim cok sahaneydi :):)Bu yazının altında cok uyumlu olmadı ama ellerınıze saglık :)
YanıtlaSilEsra :)
Baharcım bloğunu yeni keşfettim. Yazıların çok güzel, tebrik ederim seni. Fırsat buldukça geriye dönük yazılarını da okumaya çalışacağım.
YanıtlaSilSevgiler..
Sevilsen
Çok teşekkür ederim... Çok memnun oluyorum böyle yorumlara...
YanıtlaSilSüpper yazı. Kısa, net öz. Özgür ile paylaşacağım. Evrensel lezzeti yüksek, yağlar gibi, ıımmmm:)
YanıtlaSilEbru