Kaç hayat yaşadım ben bu hayatın içinde?
Çocukluğum ayrı bir hayattı, sonra lise dönemim, ev ve okul arasında iki ayrı karakteri olan, biri bastırılarak yükseltilmiş, diğeri yükseltilerek bastırılmış bir başka hayat...
Profesyonel dönem, kariyer hırsları, ayak oyunları, plaza tembellikleri ile hayatın çarkları içindeki hayat...
O sırada başladı hayatı sorgulama dönemi... Neredeyim? Ne yapıyorum ben? Amacım ne? soruları...
Orada aldığım karar ile bir başka dönem başladı... HUZUR'u arıyorum hayatta, evlilikte var oluşta HUZURu, iç huzurunu... Harıl harıl içe dönük çalışmalar dönemi, denge arayışı, iniş çıkışları azaltma dönemi aynı zamanda... Denge halinin iniş- çıkışlardan arınma olduğunu zannetme dönemi...
Geldik nihayetinde, huzura vardık, tadını da çıkarttık...
Ya sonra?
Heyecan dönemi mi demeli, KEYİF dönemi mi bilemedim şimdi.
Huzur bir edilgenlik hali, bir şey yapmama, gözlemleme hali... Keyif dönemi ise daha etkin bir dönemdi... Sevdiğini yap, sevdiğin sürece yap, sonra yola devam et...
Süper bir süreç KEYİF dönemi, iyi ki yaşamışım dediğim bir bilinç hali, AN'da durabilmeyi gerektiren, AN'da oldukça anlamlanan bir durum...
"Şimdi neredeyim?" diye soruyorum kendime ya da "ne yöne gidiyorum?" diye...
Artık ŞAŞIRMAK istiyorum... İki kere ikinin dört etmediğini bilerek şaşırmak. Fıkradaki adam gibi muz kabuğu görünce "eyvah, yine düşeceğim." dememek istiyorum. Daha önce muz kabuğuna bastığımda düştüğüm bilgisini unutmak istiyorum çünkü o dönem kapanıyor artık.
Yeni deneyimlerin dönemindeyiz...
Muz kabuğuna bastığımızda uçacağız belki artık, buna şans tanıma dönemindeyiz.
Tüm biriktirdiklerimi unuttuğum bir döneme girmek amacındayım, tüm deneyimlerimi geride bırakmak. Önyargıları, öğrenilmiş acizlikleri, canımın acıdığını, sevdiklerimi, sevmediklerimi, bildiklerimi unutmak...
ŞAŞIRMAK hayattaki yeni hedefim, her AN'da, her deneyimde, her insanda yeniden, yeniden ŞAŞIRMAK.
Çocukluğum ayrı bir hayattı, sonra lise dönemim, ev ve okul arasında iki ayrı karakteri olan, biri bastırılarak yükseltilmiş, diğeri yükseltilerek bastırılmış bir başka hayat...
Profesyonel dönem, kariyer hırsları, ayak oyunları, plaza tembellikleri ile hayatın çarkları içindeki hayat...
O sırada başladı hayatı sorgulama dönemi... Neredeyim? Ne yapıyorum ben? Amacım ne? soruları...
Orada aldığım karar ile bir başka dönem başladı... HUZUR'u arıyorum hayatta, evlilikte var oluşta HUZURu, iç huzurunu... Harıl harıl içe dönük çalışmalar dönemi, denge arayışı, iniş çıkışları azaltma dönemi aynı zamanda... Denge halinin iniş- çıkışlardan arınma olduğunu zannetme dönemi...
Geldik nihayetinde, huzura vardık, tadını da çıkarttık...
Ya sonra?
Heyecan dönemi mi demeli, KEYİF dönemi mi bilemedim şimdi.
Huzur bir edilgenlik hali, bir şey yapmama, gözlemleme hali... Keyif dönemi ise daha etkin bir dönemdi... Sevdiğini yap, sevdiğin sürece yap, sonra yola devam et...
Süper bir süreç KEYİF dönemi, iyi ki yaşamışım dediğim bir bilinç hali, AN'da durabilmeyi gerektiren, AN'da oldukça anlamlanan bir durum...
"Şimdi neredeyim?" diye soruyorum kendime ya da "ne yöne gidiyorum?" diye...
Artık ŞAŞIRMAK istiyorum... İki kere ikinin dört etmediğini bilerek şaşırmak. Fıkradaki adam gibi muz kabuğu görünce "eyvah, yine düşeceğim." dememek istiyorum. Daha önce muz kabuğuna bastığımda düştüğüm bilgisini unutmak istiyorum çünkü o dönem kapanıyor artık.
Yeni deneyimlerin dönemindeyiz...
Muz kabuğuna bastığımızda uçacağız belki artık, buna şans tanıma dönemindeyiz.
Tüm biriktirdiklerimi unuttuğum bir döneme girmek amacındayım, tüm deneyimlerimi geride bırakmak. Önyargıları, öğrenilmiş acizlikleri, canımın acıdığını, sevdiklerimi, sevmediklerimi, bildiklerimi unutmak...
ŞAŞIRMAK hayattaki yeni hedefim, her AN'da, her deneyimde, her insanda yeniden, yeniden ŞAŞIRMAK.
Nasil bir dilekmis ki seninkisi, Evren tenefüse bile cikmadan calisiyor:-) Cok saskinim!
YanıtlaSilSaygiyla,sevgiyle,
Özlem
Sağol Özlem, ben de çok şaşkınım... :)
YanıtlaSil