16 Haziran 2009 Salı

Kıyaslamalar


Çocuk eğitimcilerinin söylediği en önemli notlardan birdir: çocuğunuzu başka çocuklarla kıyaslamayın, onlara başkalarını örnek gösterip durmayın diye.
En son Almanya seyahatimde farkettim ben de hayatımın ne kadar kıyaslamalarla dolu olduğunu ve bunun beni ne kadar kısıtlayıp mutsuz ettiğini.
Aslında insanları olduğu gibi kabul ettiğimi sanırdım. Oysa aslında sadece onları farklı odalara koyup tanzim ediyormuşum. Mesela benim 9 kuzenim var anne tarafından, onların hepsinin yeri ayrı, ama yine de ortak odaları varmış. Örneğin Almanya'da yaşayan kuzenlerim ya da çocuk sahibi olan kuzenlerim ya da erkek kuzenlerim gibi... Aynı odalarda olanlar aslında benim kıyas alanıma girermiş meğerse.
Kıyaslama nedir aslında? Birini diğerine yeğ tutmak saklı içinde... Değer biçmek, ölçüp tartmak. Değer biçen, kendini de değerlendirme terazisine sokar aslında... Sonrasında ise yarış var. Herkes, hepimiz kendimiz olarak en iyiyiz. Ama bu her alanda en iyi olmamız gerektiğini göstermiyor. En uslu çocuğa sahip olmak, en iyi sohbet arkadaşı olmak, en rahat, temiz, uyumlu, şık, araştırmacı... olmak insanı ne kadar da yoruyor...
Aslında sanırım en iyisi kıyaslama yapmayı bırakıp herkesin içindeki özü sevmek, öncelikle de kendi içindeki özü sevmek... Sevgi olmak.

1 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...