24 Mart 2009 Salı

Mükemmellik ya da olma hali

"Kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi sevilmeye bırakmaktır. Önemli olan; hayatta, en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır."
Platon
Diye bir e-posta düştü mesaj kutuma... Fikrimde bir sürü izdüşümler yarattı. Bunlardan ilki de mükemmel olma takıntısı. Kimbilir kaç kişi vardır aramızda kendini mükemmeliyetçi olarak tanımlayan. Nedir mükemmeliyetçilik? Sanırım asla tatmin olmama hali ile kendine dinlenme izni vermeme hali denebilir. "Yapılması gereken işler" diye tanımladığımız anlamsız işler topluluğunun ertelenemez olduğunu hissetme hali de denebilir.
Ben artık kendime, kendi olma halime şans tanımaya kararlıyım.
Bu ne demek?
Şu demek:
Kahvemi yaptım, elime aldım, salona doğru ilerlerken aklıma çamaşırları asmadığım geldi. "Hadi asayım, kahvemi sonra içerim" demiyorum. "Şu anda benim kahve içme zamanım, çamaşırlar 10 dakika bekleyebilir." diyorum. Bunun ne kadar zor olduğunu anlayabiliyor musunuz? Bir kahve içme süresinde insanın aklına ne kadar çok acilen halledilmesi gereken anlamsız iş gelebilir, hiç denediniz mi? Sonuç, soğumuş kahve, dinlenmemiş siz ve asla bitmeyen işler.
Ben kendimi seviyor ve değer veriyorum.
Ben kendime zaman ayırmayı hakediyorum.
Benim herşey için yeterli zamanım var, kahve içmek için bile... :)

1 yorum:

  1. Baharcım blogunu çok beğendim daha doğrusu yazılarını çok beğendim, sanki Suna Tanaltay, Doğan Cüceloğlu tadında yazılardı bide Nil Gün ü de unutmamak lazım, tam benim ağzıma layık, lezzetli yazılar... yepyeni sıkı bir takipcin var artık haberin olsun...

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...